Miss Hungry Caterpillar

Sevgili Kartonkinder

Yabancı ülkeye yeni gelmiş bir öğretmen olarak İngiltere’ye ilk geldiğim zamanlar resmen sesi kesilmiş bir kuş gibi hissediyordum. Türkiye’de sekiz yıl çeşitli kurumlarda, çeşitli kademelerde öğrencileriyle şarkı söylemiş ama birden bire istemsiz susmuş bir garip çalıkuşu. Gelmeden kısa bir zaman önce bir üniversitede Çocuk Edebiyatı dersleri almıştım. O zamanlar çocuğum olursa nasıl kitap seçeceğimi öğrensem yeter diye düşünürken, bu aldığım eğitim İngiltere’de çok dilli büyüyen çocuklarla bir fırsata dönüştü.

Şirketim adı bile hikayemin ne kadar çocukça olduğunu anlatmaya yetiyor. Düşünsenize şirket hesabımla alakalı bir sorum olduğunda banka görevlileri “Ohh Hungry Catterpillar, how are you?” diye sohbete başlıyor. Birden bire derste incelediğim tüm kitaplar aslında çok anlamlı olmaya başladı. Bazı zamanlar “Sarılalım Mı?” kitabının kahramanı Ponçik gibi sadece bir arkadaşa, doğru bir arkadaşa ihtiyaç duyarak, bazen “Tavuklar Karanlıkta Göremez” kitabındaki Pepa gibi olmaz denilene inanarak oldurmaya çalıştığım, bazen Bay Ka Buk ve Ejderin sevimli Ejder’i gibi gerçek dünyayı merak ederek ve sonunda ulaştığı yerde kendi yeteneklerine kendi bile şaşıran biri olduğumu farkettim. Tüm bu yolculuk Eksik Parça’yı aramak için değil kendinden kendine varmak içinmiş. Eksikleri değil sivri kenarları törpülemekmiş. Farketmeden o basit kitaplar yol arkadaşı olmuş bana ve kahramanların hislerini paylaşmışım aslında.

Yeniden konuşma ve anlatma sebebim çocuk kitapları oldu. İstedim ki onlardan konuşalım hep beraber. Yapabileceğim en iyi şey masal anlatıp, hikaye okumakmış ve bir gün anladım ki instagram postunun açıklamasında ki tarihi cümlem benim tüm göçmenlik maceramın özeti olmuştu: Özgeçmişimde yazabileceğim en değerli cümle; yabancı bir ülkede çocuklara Türkçe masal anlatmak.

“Fare ile Dağ” kitabındaki gibi her şey basit bir nedenle başladı. Bir gün bir fare çocuğun sütünü içti ve hiçbir şey eskisi gibi olmadı. Bir gün bir kız bir şehre geldi, en iyi bildiği şeyleri yaparak işe başladı ve hiçbir şey eskisi gibi olmadı.